“`html
Birleşik Kamu-İş’ten 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri Öncesi Açıklama
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, 2026-2027 yıllarını kapsayacak olan 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri öncesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde basın toplantısı düzenledi. Birleşik Kamu İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, burada önemli ifadeler kullandı:
“Ülkemizde artan yoksulluk, güvencesiz çalışma ve adaletsizlik durumu, geniş kesimlerin hayatını tehdit etmeye devam ediyor. Çalışanları köleleştiren bu adaletsiz düzene karşı suskun kalınmasına müsaade edilmemelidir. Emek ve emekçi hakları hiçe sayılarak, sermaye lehine bir düzen inşa edilmektedir. Kamuda 4 milyona yakın memur ve 2,5 milyon emekli, 2026-2027 döneminde alacakları maaş zamları ve özlük haklarının belirlenmesi sürecine girecek.”
“Uzun süre uygulanan hatalı ekonomi politikaları, emekçilerin geçim sıkıntısı yaşamasına, iş arayan gençlerin yurt dışına göç etmesine, gıda fiyatlarının her gün artmasına neden olmuştur. Bu süre zarfında toplum yalnızca birkaç ayrıcalıklı kesimin zenginleştiği bir duruma sürüklenmiştir. Kamu çalışanları ve emekliler, zor bir dönemin eşiğine gelmiştir.”
“Bugün sekizinci dönem toplu sözleşme süreci başlıyor. Daha önce yapılan yedi toplu sözleşme, maalesef memur ve emekli için açlık, yoksulluk ve sefalet gibi sonuçlar doğurmuştur. Birleşik Kamu İş Konfederasyonu, Türkiye’nin üçüncü büyük konfederasyonu olarak bu görüşmelere bu defa katılacaktır, bu da yeni bir başlangıç anlamına geliyor.”
“23 Yıldır İktidarda Olan Yönetimin Ülkeye Getirdiği İvme: Yoksulluk ve Sefalet”
“Kuruluşumuzdan bu yana, harcadığımız alın teri ve emeğimizin karşılığı için verdiğimiz mücadele, yalnız bizim için değil, tüm halk namına yapılan bir mücadeledir. 23 yıllık tek parti yönetimi, toplumda açlık, sefalet ve yoksulluk ortamını yaygınlaştırmıştır. Her kesimden insan ‘Geçinemiyoruz! Hakkımızı verin!’ diyerek ses yükseltiyorsa, burada ciddi bir yönetim sorunu vardır.”
“Antidemokratik Uygulamalar Ekonomik Dengeleri Bozmuştur”
“Son dönemlerde yaşanan hukuksuzluklar ve antidemokratik uygulamalar, bireysel hakların yanı sıra ekonomik dengeleri de tehdit etmiştir. Seçilmiş temsilcilerin, gazetecilerin ve öğrencilerin haksız yere tutuklanması; kamuoyunda büyük bir huzursuzluk yaratmakta ve ekonomik çıkmazı körüklemektedir.”
“Açlıkla Mücadele Eden Milyonlarca İnsanımız Var”
“Çalışma Bakanlığı’nı uyarıyoruz. Gerçek dışı enflasyon rakamları üzerinden memur ve emekli maaşlarına yapılacak zam önerisini kabul etmeyeceğiz. Açlık sınırının 27 bin 670 TL, yoksulluk sınırının ise 85 bin TL’yi aştığı bu koşullarda, halkımız işsizlik ve borç batağı ile karşı karşıya kalmıştır. Milyonlarca insan açlık tehlikesi ile mücadele etmektedir.”
“Artık Masada Biz de Varız”
“İşverenin kazandığı, emekçilerin kaybettiği geçtiğimiz yedi dönem sonrası, 8. dönem toplu sözleşme sürecinde artık biz de yer alıyoruz. Masada yalnızca TÜİK’in sayıları değil, halkın gerçek ihtiyaçları konuşulacak. Emekçilerin talepleri duyulacak ve bu mücadelede kararlılığımız her zamankinden daha fazla olacak.”
Ne İstiyoruz?
Adil bir gelir dağılımı için mücadelemizi sürdüreceğiz. Türkiye, zengin bir ülke olsa da, bu zenginliğin eşit dağıtılmadığını biliyoruz. Biz az kazananlardan az, çok kazananlardan çok vergi alınmasını talep ediyoruz. Bu ekonomik krizin faturası, emekçilere yüklenmemelidir. Doğru politikalarla çözüme ulaşılmalıdır.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak biz buradayız ve emeğin yanında duracağız. Herkes için eşitlik, adalet ve onurlu yaşamı sağlamak adına mücadelemizi sürdüreceğiz.
“`