Mars’ta bir yeni “orada olmaması gereken kaya” keşfi daha

NASA’nın Perseverance keşif aracı Mars yüzeyinde keşiflerini sürdürürken, Jezero Krateri’nin kenarında dikkat çekici bir kaya ile karşılaştı. Araç tarafından incelenen ve görüntülenen bu kaya, daha önce Kızıl Gezegen’de gözlemlenen ve bilim çevrelerinde “yaban mersini” olarak adlandırılan küresel şekilli nesnelerden yüzlercesini içeriyor gibi görünüyor.

Perseverance, yaklaşık iki hafta önce Jezero Krateri’nin kenarındaki Witch Hazel Hill bölgesinin güney ucundaki Broom Point alanına ulaştı. NASA’nın yörüngeden yaptığı gözlemler, bu bölgede açık ve koyu tonlarda bantlar olduğunu ortaya koymuş ve bu ilginç yapıların daha detaylı incelenmesi için keşif aracını buraya yönlendirmişti.

NASA’dan yapılan açıklamaya göre, bu bantlar Mars’ın bugünkü kurak ikliminden oldukça farklı bir döneme işaret eden katmanlı materyalleri temsil ediyor. NASA, bu materyallerin, Perseverance’ın daha önce Bright Angel olarak bilinen bölgede örneklediği temel kayalara benzer yapılar barındırdığına dikkat çekti. Bu kayalar, milyarlarca yıl önce bölgede akan suyun varlığını ve muhtemelen yaşam izlerini sergiliyor olabilir.

St. Pauls Bay: Mars’taki “yüzen kaya”

Keşif sırasında, NASA ekibi tarafından “St. Pauls Bay” olarak adlandırılan bu sıra dışı kaya dikkat çekti. Kayanın yüzeyinde, her biri birkaç milimetre çapında koyu gri renkli yüzlerce küre bulundu. NASA bilim insanları, bu oluşumların kayadaki gözeneklerde dolaşan yer altı suyunun etkisiyle oluşmuş tortular olabileceğini düşünüyor.

Daha önce Curiosity keşif aracı, Gale Krateri’nde bulunan Yellowknife Bay bölgesinde benzer küreler gözlemlemişti. Ayrıca, Perseverance’ın daha önce Jezero Krateri’nde patlamış mısır benzeri dokular kaydettiği biliniyor. Imperial College London’dan doktora sonrası araştırmacı Alex Jones’un açıklamalarına göre, bu tür küreler genellikle yer altı suyunun hareketiyle oluşan tortu birikimleri olarak yorumlanıyor.

Ancak tüm küreler aynı süreçlerle oluşmuyor. Örneğin, volkanik patlamalar sonucunda erimiş kaya damlacıklarının soğuyarak bu şekilleri alması ya da meteor çarpmalarının ardından buharlaşan kayanın yoğunlaşması sonucu da bu tür yapıların ortaya çıkması mümkün.

“Yüzen kaya”nın jeolojik önemi

St. Pauls Bay örneği, çevresindeki diğer kayalardan farklı bir yerde bulunuyor. Bu durum, kayanın oluşumu sırasında yaşanan jeolojik süreçlerin farklı olabileceğini düşündürüyor. NASA ekibi, bu sıra dışı kayanın yörüngeden tespit edilen koyu tonlu bantlarla bağlantılı olabileceğini değerlendiriyor ve kayanın oluşumuna dair daha fazla bilgi edinmek için çevredeki jeolojik yapıyı detaylı bir şekilde inceliyor.

Related Posts

Yeni bir kan grubu keşfedildi: Gwada Negatif

Fransa’nın ulusal kan tedarik kurumu EFS, dünyada ilk kez tespit edilen yeni bir kan grubu sistemini kamuoyuna duyurdu.

Kirliliğe karşı yerli hamle! Otonom yerli robot denizleri arındırıyor! İşin uzmanları değerlendiriyor

Türkiye, çevre teknolojilerinde çığır açan bir yeniliğe imza attı. Geliştirilen insansız su üstü temizleme robotu “Smartium Clean” deniz ve göl yüzeylerindeki kirliliği hedef aldı. Yaklaşık bir metreye bir metre boyutlarındaki bu otonom araç …

Hesaplarınız güvende değil! 16 milyar kullanıcı bilgisi çalındı

2024 yılında ortaya çıkarılan veri sızıntılarında, 16 milyar kullanıcı kaydının çalındığı ve çok sayıda platformun etkilendiği belirlendi.

Kütahya Belediyespor’dan Milli Takıma gurur tablosu

Kütahya Belediyespor, tarihinde bir ilki gerçekleştirerek basketbol branşında Milli Takıma sporcu göndermenin gururunu yaşıyor. Kulüp bünyesinde yetişen genç ve yetenekli basketbolcu Zeki Akant, 3×3 U-23 Yaş Altı Türkiye Milli Takımı’na seçildi.

GTA 6’ya rakip deniyordu: Tarihin fiyaskosu oldu

Alanının öncüsü GTA 6’ya rakip olacağı iddialarıyla piyasaya sürülen MindsEye, beklentilerin fersah fersah uzağında kaldı…
10 Haziran’da piyasaya sürülen üçüncü şahıs aksiyon oyunu MindsEye, lansman döneminde “GTA 6’nın rakibi” olarak adlandırılmıştı.

Apple’ın efsane mühendisi Bill Atkinson hayatını kaybetti

Apple’a ve modern bilgisayar araçlarına önemli katkılar sağlayan Atkinson, 74 yaşındaydı.